Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillahi Rabb'il âlemin. Ve sallallahu ve selleme ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmaîn.
"Fethu'l-Bari" (Sahih-i Buhari Şerhi)
4. BÖLÜM ABDEST
2. Taharetsiz Namaz Kabul Olmaz
135- Ebû Hureyre'nin radıyallahu anh rivayet ettiğine göre Resûlullah Sallallahü Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Abdestsiz olan kişi abdest almadıkça namazı kabul edilmez".
Bir adam Ebû Hureyre'ye radıyallahu anh: "Hades (abdestsizlik) nedir ey Ebû Hureyre?" diye sordu. Ebû Hureyre: "Sessiz veya sesli yel" diye cevap verdi.
Açıklama
Konu başlığında "taharet" ile kasdedilen abdest ve gusülden daha genel bir anlamdır.
Bu hadisteki "kabul"den kasıt, sahihlik ve yeterliliktir. Kabulün gerçek anlamı, ibadetin kişinin borcunu kaldıracak yeterlilikte yerine gelmiş olmasının sonucudur. Namazın şartlarını yerine getirmek, kabul sonucunu doğuran yeterliliği barındırdığı için buna mecazen kabul denilmiştir. "Kahine giden kişinin namazı kabul edilmez" hadisinde İse kabul sözcüğü gerçek anlamı ile kullanılmıştır. Çünkü bazen amel sahih olduğu halde, bir engel sebebiyle amel kabul edilmemiş olabilir. Bu sebeple bazı selef âlimleri şöyle demiştir: "Benim bir namazımın kabul edilmesi benim için bütün dünyadan daha sevimlidir". Bunu İbn Ömer söylemiştir. Çünkü Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "Allah yalnız muttakilerden kabul eder."[el-Maide,5/20]
Hadisten Çıkan Bazı Sonuçlar
Bu hadis, abdestsizlik kişinin kendi isteği ile olsa da zorunluluktan kaynaklansa da bu şekilde namazın batıl olduğunu gösterir.
Her namaz için abdest almak gerekli değildir. Çünkü namazın kabul edilmemesi, abdest alıncaya kadardır. Abdest aldıktan sonrası ise, öncesinden farklıdır. Bu da abdest aldıktan sonra namazın mutlak olarak kabul edilmesini gerektirir.Sallallahu ve sellem ve ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmain. Ve’l hamdüli’llahi rabbi’l âlemin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder