27 Nisan 2017 Perşembe

VAHŞİ Radıyallahu Anh'a İNEN 3 AYET

Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillahi Rabb'il âlemin. Ve sallallahu ve selleme ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmaîn.

Sonsuz merhamet sahibi Allah-u Teala'dan asla ümit kesilmeyeceğini anlatan çok çarpıcı bir örnek okumanızı tavsiye ederim:

O bir köledir ve iyi mızrak atar. Siyahi olan bu köle "Uhud" harbinde Hamza Radıyallahu Anh’ı sinsice takip eder. Görevi bu. Aslında kölelikten kurtulma yolunda bu. Hz. Hamza Radıyallahu Anh'ı  şehit ederse hürriyetine kavuşacak.

Vahşi, Uhud meydanında saatlerce Hamza Radıyallahu Anh’ı  kollar. Mızrağı atacağı ortamı bekler. Nihayet karşısına çıkamadığı Hamza Radıyallahu Anh’ı uzaktan attığı mızrakla şehit eder.Hamza Radıyallahu Anh, Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem’in hem amcası hem de süt kardeşiydi.

Hamza Radıyallahu Anh’ı  şehit eden "Vahşi", ismine uygun bir şekilde Hamza Radıyallahu Anh’ın karnını ve göğsünü bıçakla parçalar ve iç organlarını çiğner ve Uhud’un kumlarına döker.

Uhud sonunda Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem  , şehitleri ve yaralıları dolaşır. Kendisi de yaralıdır. O gün çok ağlar. Hele Hamza Radıyallahu Anh’ın başındayken belki ilk kez hıçkırıkları yükselir. Sadece Hamza Radıyallahu Anh’ı kaybedişine değil, tek başına kaplan avına çıkabilecek kadar yürekli olan bu insana yapılana tahammül edemez. Orada yemin eder, ben de yetmiş kişiye misliyle karşılık vermeye müsaade edeceğim, diye. Ama hemen akabinde inen ayetler bu karşılığı yasaklar (İbni Sa’d, et-Tabakat 3, 5, 13, 14).

İnen ayetler, aşırı gitmeyi yasaklayan ayetlerdir "Eğer ceza ile karşılık verecek olursanız, ancak size yapılan cezanın misli ile cezalandırınız. Şayet sabrederseniz, andolsun ki bu, sabredenler için elbette daha hayırlıdır. "(Neml, 126). 

Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem  bundan dolayı sabretmiş, daha sonra kefaret ödemiştir (İbni Sa’d, et-Tabakat, el Kübra’e, 3, 5, 11). Aslında sadece bu olay Kuran-ı Kerim’in vahiy ürünü olduğunun en açık belgesidir.

Allah-u Teala'nın her ne günah işlersek işleyelim mağfiretinin büyüklüğüne en güzel örneklerden biri olan ve benim çok etkilendiğim bir olayı paylaşmak istedim.

Hamza Radıyallahu Anh’ın  katili olan "Vahşi", sonradan Müslüman olmak istediğini fakat "şirk yapanların, katillerin ve zinakárların" azaba uğrayacağı şeklindeki ayetlerden korktuğunu iletir. Vahşi’nin hakkında üç ayet arka arkaya iner (Belli bir zaman içinde).

Olay şöyle gelişir: Uhud harbinde Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem 'in  amcası Hamza Radıyallahu Anh’ı  şehit eden Vahşi, Resulullah Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem'e

"Ben Müslüman olmak istiyorum. Ama Kuran’da  Onlar, Allah ile beraber başka bir ilâha kulluk etmeyen, haksız yere, Allah’ın haram kıldığı cana kıymayan ve zina etmeyen kimselerdir. Kim bunları yaparsa ağır azaba uğrar. (Furkan, 68) ayeti beni İslam’dan men ediyor. Zira ben sayılan bu üç günahın hepsini yaptım. Benim için bir tövbe imkánı var mı?" diye Mekke’den bir mektup yazdı.

Bunun üzerine Furkan Suresi’nin, "Ve her kim tövbe edip de salih amel işlerse o muhakkak Allah’a makbul olarak döner" mealindeki 71. ayeti kerimesi nazil oldu. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem bu ayeti kerimeyi Vahşi’ye yazıp gönderdi.

Vahşi, "Bu ayette iyi amel yapma şartı var. Ben iyi işleri, amelleri belki yapamayabilirim. Başarılı olabilir miyim bilmiyorum" diye bir mektup daha yazdı.

Bunun üzerine, "Doğrusu, Allah kendine şirk koşulmasını mağfiret etmez, ondan berisini dilediğine mağfiret buyurur" (Nisa Suresi, ayet 4) mealindeki ayeti kerime nazil oldu. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem, bu ayeti kerimeyi de Vahşi’ye yazdı.

Vahşi tekrar, "Bu ayeti kerimede de Allahu Teala dilediğine mağfiret eder şartı var. Allah Celle Celaluhu beni bağışlamayı diler mi, dilemez mi bilmiyorum" diye yazınca, 

"Ey nefisleri üzerinde israfta bulunmuş kullarım! Allah’ın rahmetinden ye’se (ümitsizliğe) düşmeyiniz. Şüphe yok ki, Allah günahların hepsini mağfiret eder. Muhakkak ki o çok gafur ve rahimdir" (Zümer Suresi, ayet 53) mealindeki ayeti kerime nazil oldu.

Resulullah Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem, bu ayeti kerimeyi de Vahşi’ye bildirdi. Vahşi bu ayeti kerimede hiçbir şart bulamadı ve Medine-i Münevvere’ye gelip Müslüman oldu.

Hz. Hamza Radıyallahu Anh gibi bir insanı şehit eden bir köleye, insan olduğu için verilen değer. Bu kişi hakkında tam üç ayet iniyor ve Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem, Vahşi’ye engel olmuyor, olamıyor. Çünkü vahiy inince, aradan perdeler, aracılar ve talepler kalkar. Allah Celle Celaluhu  konuşur, emreder. 

Bu olaydan sonra Vahşi, bizim için Hz. Vahşi ’dir Radıyallahu Anh. Sahabidir. Saygıyla anılır. İşte bu kadar, ötesi yok.

   Bu olay insanlık için başlı başına bir ibret vesikasıdır.

N. Hatipoğlunu'nun bir yazısından faydalanılmıştır

Sallallahu ve sellem ve ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmain. Ve’l hamdüli’llahi rabbi’l âlemin.

Tüm hata ettiklerim nefsimden, isabet ettiklerim Allah-u Teala’dandır.

EN DOĞRUSUNU ALLAH azze ve celle BİLİR

Hiç yorum yok: