28 Nisan 2019 Pazar
YUNUS SÛRESİ 61. ayetin tefsiri
Allah'ın İlmi Bütün Kullarını, Kullarının Yaptıkları İşleri Ve Bütün Kâinatı Kuşatmaktadır.
61- (Ya Muhammed!) Her ne durumda olursan ol, Kur'an'dan ne okursan oku, sen ve ümmetin her ne amel yaparsanız yapın, onu yapmaya giriştiğinizde biz ona mutlaka şahit oluruz. Yerde ve gökte zerre kadar bir şey bile Rabbinden gizli değildir. Ne bundan daha küçük, ne de daha büyük hiçbir şey yoktur apaçık bir kitapta kayıtlı olmasın.
Açıklaması
Allah Tealâ Peygamberine O'nun, ümmetinin ve bütün mahlûkatın her an içinde bulundukları durumlarını bildiriyor.
Ey Rasulüm! Hususi veya umumi hangi durumda bulunursan bulun, bu şerefli durumun sebebiyle, İslâm davetini insanlar arasında yaymak için sana inen Kur'an'dan ne okursan oku, biz size mutlaka şahit oluruz, durumlarınızdan haberdar oluruz.
Ayet-i kerimede Peygamberimiz (s.a.)'e ait durumların "şe'n(şerefli durum) " kelimesiyle ifade edilmesi Peygamberimiz (s.a.)'in her işinin hatta normal insanî davranışlarının bile değerli olduğuna delildir. Çünkü O, müminler için en güzel önderdir.
Cenab-ı Hak "Her ne durumda olursan, ol," ve "Kur'an'dan ne okursan oku." ifadeleriyle özel olarak peygamberine sonra da başında bulunduğu ümmete hitap etti.
"Minhü (ondan)" kelimesindeki zamir ya "şe'n" kelimesine racidir Bu durumda "şerefli işlerinden olan Kur'an'ı okuduğunda" manasına gelir, yahut Kur'an" kelimesine racidir. Bu durumda "Kur'an'dan Kuran olarak okuduğunda" manasındadır. Açık olarak zikretmeden zamir kullanılması tazim ifade eder.
Veyahut "Allah" kelimesine racidir. Yani "Allah tarafından inen Kur'an'ı okuduğunda" demektir.
Ey Ümmet! Yaptığınız küçük-büyük, hayır-şer hangi amel olursa olsun biz size şahidiz, sizin durumunuzdan haberdarız, sizi kontrol ediyoruz; sizin için tespit yapıyoruz. Bununla sizin amelinizin karşılığını vereceğiz.
Zerre kadar, toz kadar yahut en küçük karınca kadar bile olsa hiçbir şey Allah'tan uzak olmaz, O'nun ilminden gizli kalmaz. Toz kadar denilecek küçüklük ve hafifliğe misal verilmektedir. Hatta atomdan bile küçük olsa -yani atomun parçaları bile olsa- Allah'ın ilmi dahilindedir.
Bu ifade atomun parçalanması prensibi veya teorisine ve küçük parçalarının da bulunmasına işaret etmekte olabilir.
Bundan daha büyük de olsa, meselâ en büyük yaratık olan "Arş" gibi, yine durum aynıdır. Arş, bütün varlıkların miktarlarının yazılı olduğu değerli kitapta (yani Levh-i Mahfuz'da) belirlenmiş, tescil edilmiştir.
Ayrıca burada atomun parçaları ve mikroplar gibi çıplak gözle görülemeyip ancak mikroskoplarla görülebilen, yüzlerce hatta binlerce defa büyütülmesi gereken kâinattaki en küçük varlıklara ilk defa Kur'an-ı Kerim'in işaret ettiği anlaşılmaktadır. Yine kâinatta yer ve göklerden ve içlerinde bulunan varlıklardan daha büyük, çok büyük varlıklar da bulunmaktadır. Çünkü bazı yıldızlar, güneş, dünya ve ay'dan çok daha büyüktür. Arş ise yaratılmış varlıkların en büyüğüdür.
Bu ayetin bir benzeri de şu ayet-i kerimedir: "Gaybın anahtarları Allah'ın katındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanları O bilir. Düşen hiçbir yaprak yoktur ki, Allah onu bilmesin. Yeryüzünün karanlıklarında olan her tane, kuru-yaş her şey mutlaka her şeyi apaçık beyan eden bir kitapta kayıtlıdır. " (En'am, 6/59) Yani Allah ağaçlarını ve cansız varlıkların hareketlerini, ot-layan hayvanları, yeryüzü tabakalarında ve gökyüzü boşluğunda var olan her şeyi bilir. [29]
[29] Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 6/191-192.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder