İnsan özü itibarıyla mücadelecidir. (Kehf: 54) Yaşamında boşluk olmaz ve bir şeylerin mücadelesini verir. Müslüman ise yaptığı tercihin ne olursa olsun bir karşılığı olduğunun bilincindedir. Zira zerre miktarı kötülük işleyen karşılığını alır, zerre miktarı iyilik yapanda karşılığını alır. (Zilzal: 7-8) Bu nedenle o varlığını Allah'a adamıştır. (Enam: 162) Allah'ın tarafında olmak ise bir bedel ödemeyi ve fıtratına uygun mücadelenin de yine İlay-ı Kelimetullah için olmasını gerektirir. Zaten bu bedelin karşılığı cennettir.
Müslüman kimliğinin gereği müsait zamanlarının hobisi olarak değil hayatın anlamı olarak Allah yolunda mücadeleyi yaşamaktır. İslam için “kim var?” diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert “ben varım!” cevabını verici, her ferdi “benim olmadığım yerde kimse yoktur!” fikrini besleyici bir dava ahlâkına kaynak Allah adamı olmaktır.
Ebedî kurtuluş yeryüzüne gerçek adaletin hakim olabilmesi için tevhidî çizgide nebevî sünnetle istikamet üzere, istikrarlı bir mücadeleyle mümkündür.
“Rabbine olan kulluğunu ölüm sana gelip erişinceye kadar devam ettir.” (Hicr: 99)
http://rahle.org/abdullah-egilmez-yazarinin-ilay-i-kelimetullah-icin-mucadele-yazisi-342
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder