MÂTÜRİDÎ'NİN TE'VİLÂTÜ'L-KUR'ÂN ADLI ESERİNDEN ALLAH'IN VARLIĞINA İLİŞKİN AKLÎ DELİLLER
3) Allah'ın Varlığına İşaret Eden "Fıtrat"a İlişkin Te'vilâtü'lKur'ân'dan Birkaç Örnek İfade
"Fıtrat"tan ya da "hilkât"ten bahsettiği ifadelerinde Mâtürîdî, daha çok insanın yapısı, doğuştan getirdiği potansiyeller, doğruyu ve yanlışı temyiz yeteneği üzerinde durmuştur, bununla birlikte akıl/irâde/vicdan sahibi olan her insanın bu yetilerini doğru kullandığında Allah'ın varlığı ve birliği bilgisine ulaşacağından bahsetmiş, bu yetilerin köreltilmesi ile karakter zaafı yaşayan insanın özünden uzaklaşacağını ve doğru bilgiye ulaşamayacağını belirtmiştir. Her insanın yapısına kodlanan özelliklerin (fıtratın) hem varlığına, hem de doğru bilgiye yöneltmedeki rolüne dikkat çeken Mâtürîdî, Te'vilâtü'l-Kur'ân adlı eserinde konuya ilişkin açıklamalarda bulunarak şunları söylemiştir;
Birinci örnek:
"Böylece sen, bâtıl olan her şeyden arınmış olarak, yüzünü kararlı bir şekilde Allah'ın, insanları üzerinde yarattığı doğa/fıtrat kanununa/dine çevir! Allah’ın
yaratmasında bir değişiklik olmaz. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler." (Rûm 30/30.)
Allah'ın yüzünü hanîf (bâtıl olan her şeyden arınmış)
olarak dine çevir!" sözü hakkında bazıları, bu hitabın Resulullah sallallahu aleyhi vesselem'e yönelik olduğunu iddia etmişlerdir. Şöyle ki önce “şunlar
şunlar O’nun ayetlerindendir” dedi, sonra "bilgisizce kendi arzularının peşine takılanlardan" bahsettikten sonra Allah’ın Peygamber’ine "sen yüzünü hanîf (bâtıl olan her şeyden arınmış) olarak dine çevir!" buyurdu.
Bize göre ise bu ve benzeri bir hitap "De ki: Siz, ey kâfirler! (hakikâti inkâr edenler!)", "De ki: O Allah tektir." âyetlerinde olduğu gibi herkes (tüm insanlar) içindir. “Öyle ki hitabın ulaştığı her kişinin "O Allah tektir", "Siz, ey kâfirler" demesi emredilmiş gibidir” İşte bunun gibi "sen yüzünü hanîf (bâtıl olan her şeyden arınmış) olarak dine çevir!" hitabı her kişiye yönelik olarak gelmiştir.....
Devam edecek...
Kaynakça
KELÂM ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
Cilt: 15, Sayı: 1, 2017 Sayfa: 150-166
Fatma AYGÜN
Dr., Marmara Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder