53. Abdurrahmân ibni Avf radıyallahu anh, Resülullah sallallahu aleyhi ve sellemi şöyle buyururken dinlediğini söyledi:
“Allah Teâlâ şöyle buyurdu: Ben Rahmân'ım, akrabalık bağını (rahimi) Ben yarattım ve ona Kendi ismimden isim verdim. Akrabasıyla ilgisini devam ettirenle Ben de ilgimi devam ettiririm. Akrabasıyla ilgisini kesenlerden Ben de ilgimi keserim.” Ebü Dâvüd, Zekât 45, nr. 1694; Tirmizi, Birr 9, nr. 1907; Ahmed ibni Hanbel, Müsned, 1, 191, 194, nr. 1659, 1687, TI, 498, nr. 10474.
Hadisin Râvisi: Abdurrahmân ibni Avf İlk sekiz Müslümandan ve cennetle müjdelenen on sahâbiden biriydi. Câhiliye devrinde de içki içmez, güzel ahlâkıyla tanınırdı. Habeşistan'a hicret eden Müslümanlar arasında o da vardı. Uhud Savaşı'nda aldığı yaralar sebebiyle topal kaldı. Peygamber Efendimiz'in cenâzesini kabre indiren dört kişiden biriydi. Hem Hz. Ebü Bekir'in hem de Hz. Ömer'in en yakın arkadaşıydı. Hicretin 32. yılında (652) Medine'de vefât etti. Allah ondan râzı olsun.
Açıklama:
Akrabalık bağı demek olan “rahim”in, Cenâb-ı Hakk'ın “Rahmân” isminden, diğer bir ifâdeyle “rahmet” kökünden türemesi ne kadar ilginçtir. Demek ki ağacın kökleri birbirine nasıl sarılırsa, akrabalık bağı demek olan rahim de Cenâb-ı Hakk'ın Rahmân ismiyle öylesine iç içedir. İşte bu sebeple Allah Teâlâ da akrabaların birbirine sevgi ve merhametle yaklaşmasını istemiştir. Fahr-i Âlem Efendimiz bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur: “Akrabalık bağı Arş-ı âl”ya tutunarak şöyle demiştir: Beni koruyup gözeteni, Allah da koruyup gözetsin. Benimle ilgisini kesenden Allah da merhametini kessin.” Ebu Davud, Zekat 45.
EL- EDEBÜ'L MÜFRED- Prof. Dr. Mehmet Yaşar Kandemir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder