9 Ağustos 2024 Cuma

Prof.Dr.Halis AYDEMİR'in derslerinden kısa notlar 146*****

Bi’datleri tespit etmenin yolu

Bİ’DAT


İbadetlere yeni şeyler eklemek tefrikanın önünü açar. 

Tefrika: Birbirine kötülük etmeye değin varan sürekli anlaşmazlık, ikiye ayrılma. 

Ezana, namaza bir şeyler eklenirse veya sıfırdan yeni ibadetler geliştirilirse zamanla işin nereye varacağı belli olmaz. O yüzden bi’datler görüldüğü kadar masum değildir. 

Bi’datleri tespit etmenin yolu; bunların Peygamber Sallallahu Aleyhi Ve Sellemin uygulamalarında olup olmadığına bakmakla mümkün olur, Cenab-ı Allah Kitab’ında zikretmiş mi buna bakmakla mümkün olur. 

Bu iki kaynakta görülmeyen bir ibadet sonradan ihdas edilmiştir, iyi niyetle de yapılsa dine zarar verir kemâlâtı bozar. 

Bi’datleri meşru göstermeye çalışmak, artık bunlar yüzyıllardır kökleşmiş kemikleşmiş diyerek takılıp kalmak yerine; Peygamber Sallallahu Aleyhi Ve Sellem yapıyor muydu, diye sormak lazım. 

Dinimiz kemale ermiştir, kâmil olana yapılan bir ilaveden güzellik doğmaz. “Kâmil” kelimesi zaten en güzel olan demektir. 

“Bugün sizin için dininizi kemâle erdirdim.” Maide-3

“Her bi’dat delalettir, her delalet ateştir.” (Müslim, 867; Nesai, 3/188.) 

Yeni bir ibadet çıkarmak kulun haddine değildir. Dinde sonradan kural haline getirilenler bi’dattir, dini değeri yoktur. 

İnsan kendisine Allahu Teala’nın öğretmediği bir şey üzerinden, Allah’ı memnun etmeye kalkamaz. Tam tersi O’nu kızdırıp iyice irtifa kaybeder. 

Yeni bir şey ihdas etmek Allah’ın hakkıdır, bunu kullar kullanamazlar. Peygamber Sallallahu Aleyhi Ve Sellem’de örneğini görmediğimiz, Kuran’da tarif edilmeyen konularda insanların uyanık olmalarını, bunları kabul etmemelerini öneriyorum. Burada küçük bir formül buldum: Bir yere gittiğimizde bize bir ibadet tarif edilmiş ve yapmamız bekleniyorsa, o zaman soralım, bu ibadetin farzları nedir, söylesinler. Yok diyorlarsa öyleyse soralım, bu ibadetin sünnetleri nelerdir? Çünkü namazın ve diğer ibadetlerin farzları-sünnetleri vardır. Hatta ibadet olmayan bazı şeylerin bile sünnetleri vardır. Mesela su içmenin, konuşmanın, yürümenin.. 

Peygamber Sallallahu Aleyhi Ve Sellem’in bunları nasıl tatbik ettiğine dair elimizde rivayetler var. Bu hususlarda peygamberimizi taklit etmek, ona tâbi olmak kişiye sevap kazandırır. Sünnetleri nelerdir diye sorduğumuzda eğer onun sünnetleri de yok diyorlar ise o zaman bu ihdas edilmiş, uydurulmuş bir şeydir. Bunun âdâbı var derler ise, o Allah’ın istediği bir şey değildir, o peygamberimizin de yaptığı bir şey değildir, bu sonradan birilerinin yaptığı bir şeydir, bunun da âdâbı olur. 

Kemâle ermiş dinimize “aslında kâmil değil” iddiasında bulunuyorlar. Demek istiyorlar ki; Cenab-ı Hak bilememiş eksik bırakmış, elçisi örneklememiş, o yüzden bu alanların doldurulması falanca filanca zatlara kaldı, onlar da bunları eklediler. Anca böyle kâmil oldu, gibi abuk sabuk bir iddiaya dönüşür !!!

Prof. Dr. Halis AYDEMİR

https://www.youtube.com/channel/UCmtC7LTnXDfKG8RVnRnOy7Q

https://akledenkalpler.blogspot.com/?m=1

Hiç yorum yok: