9 Mart 2017 Perşembe

İSLAM'DA AİLE HAYATI: İlk yıllardaki anne-baba-çocuk arasındaki ilişki

Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillahi Rabb'il âlemin. Ve sallallahu ve selleme ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmaîn.

İlk yıllardaki anne-baba-çocuk arasındaki ilişki, çocuğun kendine değer vermesi konusunda etkilidir. Anne baba çocuğa destek olur, yardım eder ve her gelişim aşamasına özen gösterirse çocuğun özgüven gelişimine yardımcı olurlar. Sevgi dolu yetiştirilen bir çocukla, bazı nedenlerden dolayı daha az sevgi ve ilgi gören bir çocuğun kendine değer verme gelişimi farklıdır.

Çocuk, yaklaşık bir yaşından itibaren bir birey olduğunu keşfeder. Kendini tanımaya başlar ve hem kendine hem çevresine güven duymayı öğrenir. İlk yıllarda çocuk, kendi benliğinin farkına varır. Bu farkındalık, ‘nasıl görünüyorum’la başlar. Yavaş yavaş vücudunu tanır ve neler yapabileceğini öğrenir. Kendini başkalarından ayırmayı öğrenir. Kız-erkek ayırımını, çocuk-yetişkin ayırımını öğrenir. Farkındalık, bu şekilde ‘nasıl görünüyorum?’dan ‘neler yapabilirim?’ ve ‘neler yapabiliyorum?’ sorularıyla gelişir. Bu aşama, okul öncesi döneme denk gelir ve çocuğun farkındalığı kendi yaşadıklarıyla gelişir. Yavaş yavaş hisleri ve fikirleri ortaya çıkar, içsel farkındalığa yönelir. Artık ‘nasıl görünüyorum?’ ve ‘neler yapabiliyorum?’ sorularından çok ‘nasıl hissediyorum?’ sorusuna cevap arar.

Çocuğun yaşı ilerledikçe, çevrenin kendisini nasıl değerlendirdiği de, benliğinin oluşumunda rol oynar. Çocuk, çevresindekilerin kendini yargıladığını görür ve bunun kendi yaşanmışlığıyla ve fikirleriyle aynı olmadığını fark eder. Çevrenin bu yargıları, çocuğun kendi benliğinin oluşumunu çok etkiler. Bu etkinin derecesi çocuğun karakterine de bağlıdır; kimi çocuk çevresindeki tepkilere ve değerlendirmelere karşı daha hassas olur ve umursar, kimi çocuk da daha az umursar. Aynı zamanda çevrenin tepkisinin derecesi de çocuğun karakterine bağlıdır. İçedönük, utangaç bir çocuk, dışadönük bir çocuğa göre daha az tepkiler ve değerlendirmeler alır. Bu durumda, içedönük olan çocuk daha az tepki aldığı için, kendini ifade etme konusunda çok fazla desteklenmemiş olur, o zaman da istem dışı olarak çocuktaki farkındalık ve kendi benliği negatif yönde gelişebilir.

Bu dönemde, çocuk çevresindekilerin beklentilerine göre de davranabilir. Arkadaşlığın önemi ve çocuğun bir grup içinde (arkadaş grubu) yer alması artar. Çocuk bu durumda çevresinden (arkadaşlarından) aldığı değerlendirmelere göre davranır. Bu, çocuk için kafa karıştırıcı olabilir, çünkü arkadaşları tarafından kabul gören bir davranış, anne baba tarafından kabul edilmeyebilir. Bazı anne babalar, çocuklarının çekingen olmasını kabul ederler, fakat aynı çocuk başka yetişkinlerden daha atılgan olması gerektiği tepkisini alabilir. İşte, çevresinden aldığı bu farklı tepkiler arasında çocuk kendi benliğini ve farkındalığını oluşturmaya çalışır.


http://www.milliyet.com.tr/cocugun-ozguveni-nasil-desteklenir--pembenar-detay-cocuk-1458345/


Sallallahu ve sellem ve ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmain. Ve’l hamdüli’llahi rabbi’l âlemin.

Tüm hata ettiklerim nefsimden, isabet ettiklerim Allah-u Teala’dandır.

EN DOĞRUSUNU ALLAH azze ve celle BİLİR

Hiç yorum yok: