22 Mart 2014 Cumartesi

300.BİLGİSİZCE SÖZ SÖYLEMEK

“Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"
Bismillahirrahmanirrahim

Bilgisizce konuşan ancak kendi hevasına uyar. Yüce ALLAH da şöyle buyurmaktadır: "ALLAH’tan bir hidayet olmaksızın, hevâsına uyandan daha sapık kim olabilir ki?" (el-Kasas, 28/50);


"İnsanların bazısı ALLAH hakkında bilgisizce tartışır ve azgın her şeytana uyar. Onun hakkında şu yazılmıştır: ‘O, kendisini dost edinen herkesi mutlaka saptırır ve onu alevli ateş azabına götürür.’" (el-Hac, 22/3-4); 

"Onlar ki kendilerine gelmiş bir delil olmaksızın ALLAH’ın âyetleri hakkında tartışırlar. Gerek ALLAH indinde, gerek mü’minler yanında (buna) öfke oldukça büyüktür. ALLAH büyüklük taslayan her zorbanın kalbini işte böyle mühürler." (el-Mu’min, 40/35);

 "De ki: ‘Rabbim ancak hayasızlıkları, onların açık olanını, gizli olanını, bununla beraber günahı, haksız isyanı, ALLAH’a -hakkında asla bir delil indirmediği- herhangi bir şeyi ortak koşmanızı ve ALLAH hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (el-A’raf, 7/33)

Yüce ALLAH, Peygamberi Muhammed -Sallallahu aleyhi vesellem-e bilmediği hususları kendisine havale etmesini emretmiştir. Yüce ALLAH şöyle buyurmaktadır: "De ki: ‘ALLAH ne kadar kaldıklarını en iyi bilendir. Göklerin ve yerin gaybı yalnız O’nundur.’" (el-Kehf, 18/26); "De ki: Rabbim onların sayısını en iyi bilendir." (el-Kehf, 18/22)

Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem- de müşriklerin çocukları hakkında soru sorulunca: "ALLAH (büyümüş olsalardı) ne şekilde amel edeceklerini en iyi bilendir."Buhârî 1384, 6599, 6600; Müslim 2659.

Ömer -Radıyallahu anh- da şöyle demiştir: Din hususunda re’yi itham altında biliniz. (Hudeybiye) günü Ebu Cendel hakkındaki kanaatimi bir bilseydiniz. Ben kendi görüşüme dayanarak Rasûlullah -Sallallahu aleyhi vesellem-in emrini reddediyordum. Ebu Cendel günü elimden geldiğince gayret ediyor, bütün gayretimi ortaya koyuyor, elimden geleni esirgemiyordum. O sırada antlaşma metni de yazılıyordu. (Rasûlullah): Bismillahirrahmanirrahiym, diye yaz, diye buyurdu. Ancak (Kureyş delegesi): Senin adınla ALLAH’ım yaz, dedi. Rasûlullah -Sallallahu aleyhi vesellem- razı oldu ve bu şekilde yazıldı. Bense karşı çıktım, Peygamber -Sallallahu aleyhi vesellem-: "Ey Ömer! Sen benim razı olduğumu görüyorken, kendin nasıl yüz çevirirsin" dedi.Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr, 82.

Yine Ömer -Radıyallahu anh- şöyle demiştir: Sünnet ALLAH ve Rasûlünün, sünnet olarak ortaya koyduğudur. Sizler hatalı görüşleri ümmete sünnet yapmayınız.

Ebu Bekr es-Sıddîk -Radıyallahu anh- şöyle demiştir: Eğer ben ALLAH’ın Kitabındaki bir âyet hakkında dahi olsa, kendi görüşümü yahut ta bilgi sahibi olmadığım şekilde bir söz söyleyecek olursam, hangi arz beni taşır ve hangi sema beni gölgelendirir.

el-Hasen b. Ali el-Hülvanî’nin naklettiğine göre: Bize Ârim anlattı, bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Said b. Ebi Sadaka’dan, o İbn Sîrin’den şöyle dediğini rivayet eder: Bilmediği hususlardan Ebu Bekr kadar korkup çekinen hiçbir kimse yoktu. Ebu Bekr’den sonra da bilmedikleri hakkında söz söylemekten Ömer kadar korkan hiçbir kimse yoktu. Ebu Bekr bir mesele hakkında hüküm vermek zorunda kalmıştı. O mesele ile ilgili ALLAH’ın Kitabında asıl bir dayanak bulamamıştı, sünnet’de de bir rivayet tesbit edememişti. Kendi görüşüne dayanarak içtihad etti, sonra şöyle dedi: Bu benim görüşümdür. Şâyet doğru olursa ALLAH’tandır, eğer hata olursa bendendir. Bunun için de ALLAH’tan mağfiret dilerim.

el-Akidetü't Tahaviyye(İbn Ebi'l-İzz el-Hanefi)

"Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"


Tüm hata ettiklerim nefsimden, isabet ettiklerim Allah(cc)’dandır.

EN DOĞRUSUNU ALLAH cc BİLİR

Hiç yorum yok: