8. BÖLÜM NAMAZ
6. Dar Elbise İle Namaz Kılmak
361- Saîd b. Hâris'ten şöyle nakledilmiştir:
"Câbir b. Abdullah'a bir parçadan oluşan elbise ile namaz kılmanın hükmünü sorduk. O da şöyle cevap verdi; Hz. Peygamber'in Sallallahü Aleyhi ve Sellem düzenlediği bir seferde onunla birlikte yola çıkmıştım. Bir gece bir ihtiyacımdan dolayı onun yanına vardım. O sırada namaz kılıyordu. Üzerimde tek parçadan oluşan bir elbise vardı. Ona bürünüp yanı başında namaza durdum. Namazını bitirdikten sonra Ya Câbir, gece vakti buraya gelmenin sebebi ne?' diye sordu. Ben de ihtiyacımı söyledim. Sözümü bitirdikten sonra bana, 'Gördüğüm bu örtünme de ne?' diyerek (hoşnutsuzluğunu) ifade etti. Ben de elbisenin dar ve kısa olduğunu söyledim. Bunun üzerine şöyle buyurdu: Eğer elbisen geniş ise onunla omzundan öyle örtün, yok eğer dar ise, onu izar olarak kullan,"
Açıklama
(Bir seferinde) söz konusu sefer, Hz. Peygamber'in Sallallahü Aleyhi ve Sellem ilk seferleri arasında yer alan "Buvât Gazvesi"dir.
(Gördüğüm bu örtünme de ne?) Hattâbî şöyle demiştir: "Hz, Peygamber'in Sallallahü Aleyhi ve Sellem hoş karşılamadığı örtünme şekli, Câbir'in elleri bile görünmeyecek şekilde örtünmesîdir." Bu yorumu yapmakla sammâ şeklinde örtünme hakkında söylenenlerden birini tercih etmiştir. Ancak Müslim, rivayet ettiği hadiste, Hz. Peygamber'in Sallallahü Aleyhi ve Sellem bu şekilde örtünmeyi yasaklamasının nedeni, Câbir'in dar elbiseyi iki ucundan çaprazlama bağlayıp dizlerini kırarak eğilmesidir. Elbiseyi iki ucundan çaprazlama bağlayınca avret mahallini kapatamamış, bunun üzerine dizlerini bükerek eğilmiştir. Bunun üzerine Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem elbise uzun olduğu zaman bu şekilde bağlanacağını ona Öğretmiştir. Elbise kısa olduğu zaman ise, izar olarak bağlanması yeterlidir. Zira giyinmenin temel gayesi, avret mahallini örtmektir. Bu da izar ile mümkündür. Dolayısıyla emredilen dimdik durmaya aykırı olan eğilmeye gerek yoktur.
362- Sehl'den şöyle nakledilmiştir:
Erkekler çocukların bağladığı gibi izarlarını boyunlarına bağlayarak Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem ile birlikte namaz kılarlardı. Allah Resulü kadınlara şöyle buyurdu:
Erkekler tam olarak oturunncaya kadar başınızı secdeden kaldırmayın.
Açıklama
(Allah Resulü kadınlara şöyle buyurdu); Kirmanı şöyle demiştir: Bu hadiste fiilinin faili Hz. Peygamber'dir Sallallahü Aleyhi ve Sellem . Şerhte esas aldığımız Buhârî nüshasının ravisi kesin bir şekilde bu fiilin failinin Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem olduğunu belirtmiştir. Ancak hadisin bu kısmı Küşmîhenî rivayetinde "Kadınlara dendi", Vekî' rivayetinde ise, "Biri 'ey kadınlar topluluğu' dedi" şeklinde geçmektedir. Öyle anlaşılıyor ki, Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem bir sahabîye kadınlara böyle demesini emretmiştir. Kuvvetle muhtemel, o sahâbî de Bilal'dır. Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem secdeden başlarını kaldırınca kadınların, bu şekilde örtünen erkeklerin kalkarken avret mahallini görmemeleri için onlara bu emri vermiştir. Ayrıca bu hadise kişinin (dizinden) alt tarafının örtünmesinin zorunlu olmadığı anlaşılır.[95]
Sallallahu ve sellem ve ala seyyidina Muhammed ve ala alihi ve sahbihi ecmain. Ve’l hamdüli’llahi rabbi’l âlemin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder