İnsan olmak demek iyi de kötü de olabilmek demektir.
Biz insanın hangi özelliklerle iyi olduğunu bilelim ki, onun dindarlığından ya da ‘tanrı’ya inanmasından önce iyi bir insan olup olamayacağını anlayalım. Buradaki iyi de elbette kişisel iyi değil Allah’ın iyi dediği olacaktır. Bunu da Kuranı kerim’den öğrenebiliriz. Allah (cc) iyiliğe ‘birr’ diyor, iyi olan da ‘berr’ olmuş olur. İyiliğin kaynağı Allah olduğu için O’nun ‘el-Berr’ diye de ismi vardır. Peki, O’nun iyi/birr dediği hasletler nelerdir ki, onları kendisinde bulunduran insan da iyi bir insan olmuş olsun? Şu ayet bunu bütünüyle özetliyor:
‘İyilik yüzünüzü doğuya ya da batıya çevirmeniz değildir. Aksine iyilik; Allah’a, hesap gününe, meleklere, Kitaba, peygamberlere inananların; mallarından yakınlarına, yetimlere, miskinlere, yolda kalmışlara, dilenenlere seve seve verenlerin, köleleri özgürleştirmek için harcayanların, namazı dosdoğru kılanların, zekâtı verenlerin, sözleştiklerinde ahde vefa gösterenlerin, yoklukta hastalıkta ve şiddet anında sabredenlerin yaptığıdır. İşte sadakat gösterenler bunlardır, işte takvalı olanlar da bunlardır’ (Bakara 177).
Demek ki, Kuranı Kerim’e göre iyi insan budur. Yani iman eden ve bu salih amelleri yapandır, çünkü Allah şöyle buyuruyor: ‘İman ederek salih amelleri yapanlar yaratılanların en iyisidirler’ (Beyyine 7).
‘İnkâr edenler de yaratılanların en kötüsüdürler’ (Beyyine 6).
O halde Kuranıkerim’e göre konuşacak olursak, “insan olmadan Müslüman olunmaz” gibi sorunlu bir aforizma yerine, “Allah’a inanıp salih amelleri yaparak iyi bir Müslüman olmadan iyi bir insan olunmaz” dememiz gerekir.
Prof. Faruk Beşer'in "Müslüman olmadan iyi bir insan olunabilir mi?" yazısından alıntıdır.
Prof. Faruk Beşer'in "Müslüman olmadan iyi bir insan olunabilir mi?" yazısından alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder