24 Mart 2024 Pazar

***Riyâzü's Sâlihîn'in " ORUCA DAİR BAZI MESELELER " Bâbı-17-


1247. Âişe radıyallahu anhâ şöyle dedi: 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in, ailesiyle ilişkide bulunup cünüp olarak sabahladığı olurdu. Sonra yıkanıp, orucunu tutardı. 

Buhârî, Savm 22, 25; Müslim, Sıyâm 76 

Aşağıdaki hadis ile birlikte açıklanacaktır.


1248. Âişe ve Ümmü Seleme radıyallahu anhümâ şöyle dediler: 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ihtilâm olmaksızın cünüp olarak sabahlardı. Sonra ( yıkanır ve ) oruç tutardı. 

Buhârî, Savm 25; Müslim, Sıyâm 75-77 

Açıklamalar 

Yukarıdaki hadisler Hz Âişe ve Ümmü Seleme annelerimizden rivayet edilmiştir. Rivayetler, gusül abdesti alması gerektiği halde, sabaha kadar yıkanmayan kimsenin yıkandıktan sonra oruç tutup tutamayacağı, daha doğrusu orucuna devam edip edemeyeceği konusuna açıklık getirmektedir. Sahurdan evvel veya sonra ihtilâm olan kimsenin sabah olduktan sonra yıkanıp oruç tutabileceği bilinmektedir. Bu rivayetlerde, Hz. Peygamber'in ihtilâm olduğu için değil, cinsel ilişki sonucu cünüp olarak bazan sabahladığı ve yıkanıp orucuna devam ettiği bildirilmektedir. Vâlidelerimizin, üzerine basa basa Hz. Peygamber'in ailesiyle ilişkiden dolayı cünüp olarak sabahladığına dikkat çekmeleri, bu konuda kimsenin zihninde herhangi bir şüphe kalmamasını sağlamak içindir. Bazı hallerde itiraz edilemez delillere ihtiyaç duyulur. Cünüp olarak sabahlayan bir kimsenin orucuna devam edip edemeyeceği konusu da ancak Hz. Peygamber'in davranışı ile kesinlik kazanabilecek bir konudur. Validelerimiz işte bu sebeple Efendimiz'in zaman zaman başına gelen durumu haber vermektedirler. 

Hadisten Öğrendiklerimiz 

1. Cünüp olarak sabahlamak oruca mâni değildir. 

2. Herhangi bir sebeple cünüp olarak sabahlamış olan kimse yıkanır ve orucunu tutar. 

3. Peygamber Efendimizin ibadetler konusundaki davranışları ümmeti için tartışılmaz ve vazgeçilmez ölçüdür.

Hiç yorum yok: