25 Ağustos 2014 Pazartesi

362.İSLÂMDA FIKHİ MEZHEPLER TARİHİ:12-Tabiîlerin Fetva Ve Sözlerî

“Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"
Bismillahirrahmanirrahim

Bundan önce anlattıklarımız sahabîlerin fetva ve sözlerine ait idi. Şüphesiz sahabîlerin sözlerini reddedenler ve onları bir hüccet olarak kabul etmeyenler, tabiîlerin fetva ve sözlerini kolayca red­detmişlerdir. Meselâ; Şiîler, Haricîler ve Zahirîler böyledir.

Ebu Hanîfe ve Şafiî, sahabîlerin sözleriyle amel ettikleri halde, tabiînin sözleriyle amel etmemişlerdir. Ebu Hanîfe, bu hususu açıkça şu sözüyle ifade etmiştir: «İş İbrahim ve Hasan´a gelince, onlar da insan, biz de insanız.»

Şafii´nin tâbiî´ye ait herhangi bir sözü hüccet olarak kabul et­tiği bilinmemektedir. İbni Kayyım el-Cevziyye bu hususta şöyle söy­ler : «İmam Şafii, bazan tabiînin sözü ile amel ederdi. Şafiî, bir ko­nuda Ata´ b. Ebî Rabahı taklid ettiğini açıkça söylemiştir. Bu, Şafii´­nin İlim ve ve fıkıhtaki olgunluğunu gösterir. Çünkü o, bu konuda Atâ´nın sözünden başka bir delil bulamamış ve onun sözünü daha sağlam görerek ona uymuştur. Başka bir yerde Şafiî, «bu, Atâ´nın sözüne uymamaktadır» demiştir.»

Bana göre bu ifade, Şafii´nin tâbii´yi taklit ettiğini göstermez.

Çünkü Şafiî görüşünü Atâ´ya nisbet edebilir, onun kıyas´ına uyabi­lir. Yahut meseledeki kıyas yönüne dikkati çekmiş ve kendinden ön­ce Atâ´nın da bu konuda aynı re´y´e sahip olduğunu göstermiş ola­bilir. Bizim başka türlü düşünmemize imkân yoktur. Çünkü Şafiî, fıkıh kaynakları arasında tabiîlerin sözünü zikretmediği gibi,, istid­lal metodunu birçok kitaplarında saydığı halde, tabiînin sözüne huccet olarak hiçbir yerde işaret etmemiştir.

İmam Mâlik´e gelince; o tabiinin sözünün hüccet olduğunu açık olarak söylememiştir. Fakat, Muvatta´da çoğu zaman tabiîlerin söz­lerini rivayet etmiş ve onları benimsemiştir. Özellikle Said b. el-Mu-seyyib, Salim b. Abdillah b. Ömer ve onun azatlısı Nâfi´ gibi büyük tabiilerin sözlerini rivayet etmiştir.

Ahmed b. Hanbel ise, sahabînin sözünü, sahabînin sözü bulun­mayan hususlarda tabiînin sözünü almıştır. Tabiîler bir konuda ih­tilâf etmişlerse Ahmed b. Hanbel, onların sözleri arasında mukayese ve tercih yapmaktan çekinmiştir. Ona göre her tabiînin sözü ve onlar arasındaki ihtilâf, ayrı ayrı kıymetlerini korur. Yani, bunların hangisi ile amel edilse caiz olur.


M.Ebu Zehra

"Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"


Tüm hata ettiklerim nefsimden, isabet ettiklerim Allah(cc)’dandır.

EN DOĞRUSUNU ALLAH cc BİLİR

Hiç yorum yok: