Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem vefat edince İslam coğrafyalarında halifeyi kabul etmeyen veya zekâtı bahane ederek irtidat eden toplulukların çıkardığı olaylardır.
Hz. Ebû Bekir Radıyallahu Anh bu sorunla karşı karşıya kalınca oturup ağlamadı, Peygamberin
Sallallahü Aleyhi ve Sellem emanetini gözü gibi korudu ve 6 ay içinde Ridde olaylarını bastırdı. Hz. Peygamber’in Sallallahü Aleyhi ve Sellem çıkarmak istediği fakat ömrü yetmeyince çıkaramadığı Üsâme Radıyallahu Anh ordusunu Hz. Ebubekir Radıyallahu Anh hilafete geçer geçmez gönderdi. Çünkü o Peygamber sevgisini kulluğunun azığı olarak gördü.
2- Mihne Hadisesi
Halife Me’mun bir şeylerden etkilenerek ulemadan “Kur’an Mahluktur” sözünü duymak istedi. Ahmed b. Hanbel, hak davayı savunma adına bir tavır takındı, bunu kabul etmedi ve 28 ay boyunca zindanda yattı. Bu davaya baş koydu, kırbaçlar altında eridi ama onları memnun edecek tek bir kelime dahi söylemedi. Onun ayaklarını sabit tutan, kulluğunun azığı olarak edindiği Peygamber sevgisiydi.
3- Haçlı Seferleri
İslam dünyası Haçlı seferlerinde darmadağın olmuş bir halde iken, Nureddin Zengi’nin 3 arzusu vardı: İslam birliği, Kudüs ve İstanbul’un Fethi. O yapamadı fakat onun ufku Selâhaddin Eyyûbî’de dirilmişti. Selâhaddin Eyyûbî birçok toplantılar düzenlemiş ve Hz. Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem sevdasını halka depolamıştır. Böylelikle Hittîn savaşının ardından Kudüs feth olunmuş ve Kudüs’te 88 yıl boyunca susan ezan bir kez daha semalarda yankılanmıştır.
4- Moğol-Tatar İstilaları
İzzeddin b. Abdüsselâm rahleye mahkum olmayan, yeri geldiğinde cihad meydanlarında olan bir âlimdi. Onun ne pahasına olursa olsun hakkı savunması, irad ettiği hutbe ile insanlara peygamber sevgisini anlatması ve onun yoluna davet etmesi ile durduruldu Moğol istilaları.
5- Çanakkale Müdafaası
Dönemin Ahzab savaşı olan Çanakkale’de de çocuklarını cihat meydanlarına “Gidin, şehit olun lakin Hz. Peygamber’in sancağını yere düşürmeyin” diyerek gönderen anaların ve o çocukların Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem sevdası kurtardı İslam’ın son kalesini.
Muhammed Emin Yıldırım Hoca sözlerinin sonunda bizlere Enes b. Malik’in Radıyallahu Anh naklettiği şu hadisi şerifi aktardı:
“Enes b. Mâlik Radıyallahu Anh naklediyor: Bir adam Peygamber’e Sallallahü Aleyhi ve Sellem:
– ‘Yâ Rasûlallah! Kıyamet ne zaman (olacak)?’ diye sordu. O da:
– ‘Sen onun için ne hazırladın?’ buyurdu. O zât:
– ‘Ben kıyamet için çok namaz, çok oruç ve çok sadaka hazırlamadım. Lâkin ben Allah’ı ve Rasûlü’nü seviyorum.’ dedi. Rasûlullah:
– ‘Sen sevdiklerinle beraber olacaksın.’ buyurdu.” (Buhâri, Edeb, 96)
Enes b. Mâlik’in, Radıyallahu Anh naklettiği bu hadisi kendisine bir kurtuluş müjdesi olarak aldığını aktaran Muhammed Emin Yıldırım Hoca, “Kıyamet kopsa, eğer yüreğinde istenilen oranda sevgi varsa sana korku yok. Bu dünyada o sevgiyi hayatımıza taşıyalım ki, öteki dünyada o sevgi bizlere kurtuluş akçesi olsun.” diyerek sözlerini noktaladı.
Videoyu izlemek için:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder