Yüzümüzü ahirete dönemedik
Yüreğimizin konumunu sıklıkla sorgulamalıyız. Şuan neredeyim? Hayata nasıl bakıyorum? İlk inşaasını birinci plana almış, ilk inşaasının hedefleriyle hayal gören, yarınlara dönük böylece heyecan duyan bir noktada mıyım?
Yoksa ilk inşaasını renksiz televizyonlar gibi geride bırakmış, gözünü ufka doğru dikmiş, ikinci inşaasının yaratılışının heyecanına kapılmış, bunun beklentisiyle ileriye doğru adımlar atan bir konumda mıyım?
Bu heyecanı, bu konumu Cenab-ı Hakk’tan diliyoruz. “Biz onları (salih kulları) ahiret yurdunun düşüncesiyle sardık, kuşattık, saf bir şekilde bu düşüncelerin içine aldık.” Yani başka düşünce bırakmadık, halisane bir şekilde. İçinde bulunduğumuz hayatı hayat olmaktan çıkardığı, o hakiki hayatın duygusuna, düşüncesine sarılmış, oraya odaklanmışlar. Bizi de böylece yönlendirmesini, onlardaki kadar bizde sebep bulamasa bile sebepleri bizde var etmesini, bizi bu yönde sürüklemesini, en azından duamızda bunu sebep kılmasını diliyorum.
Kur’an-ı Kerîm’i yıllarca her okuduğumuzda bu manayı bulduğumuz ama kapağını kapatıp şu kapıdan çıktığımızda yine dünyaya dair projelerin bizi sardığı, onların heyecanı ile devinip durduğumuz bir döngü içerisindeyiz. Bir türlü rayına koyamadık, bir türlü istikrar ile yüzümüzü ahirete dönemedik.
Prof.Dr.Halis AYDEMİR'in derslerinden kısa notlar 206
https://www.youtube.com/channel/UCmtC7LTnXDfKG8RVnRnOy7Q
https://akledenkalpler.blogspot.com/?m=1
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder