26 Ekim 2013 Cumartesi

176. ÖVMEK VE ÖVÜNMEK


“Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"

Bismillahirrahmanirrahim

Hangimiz bu hataları yapmıyoruz ki! Ama Allah-u Teala'nın istediği gibi nasıl davranmalıyız öğreniyoruz ve işte nefsimizle cihad etmemiz gereken bir önemli konu daha.


Haklı olarak da olsa birini yüzüne karşı övmek, onun felaketine sebep olabilir. Çünkü sevdiği kimseyi övmek, aşırılığa kaçar ve yalan karışabilir. Sevmediği kimseyi övmekte ise riya olabilir.


Bazen bir kimseyi övmekle, övülen kimse sevinir, kendini beğenir, insanlar beni örnek alsın diye gösterişe kapılabilir. Kendini diğer insanlardan üstün görebilir. Halbuki kendini aciz, eksik, günahkâr gören, kibirlenemez, salih amel işlemeye ve haramlardan daha çok sakınmaya gayret eder. Kendisini başkalarından üstün gören kimse ise, bütün faziletlerden mahrum kalır. Övülen kimse, kendisinde bir şeyler olduğunu zanneder. Resulullah efendimizin yanında birisini övdüler. Övene, (Onun boynunu kestin, duyarsa iflah olmaz)buyurdu. (Buhari, Müslim)

Birini övmek, onun kibirlenmesine sebep olabilir. Kibir ve ucub ise, insanı helak eder. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Din kardeşinden bir ihtiyacını isterken onu övmekle söze başlamayın. Böyle yapan onun belini kırmış olur.) [İbni Lal]

(Birbirinizi övmekten sakının. Çünkü övmek onu boğazlamaktır.)[İbni Mace]

(Kişiyi yüzüne karşı övmek, onu boğazlamaktır.) [İ. Ebiddünya]

Bizi öven bize iyilik etmiş olmaz. Bizi arkadan hançerlemiş olur. Onun için övenlerin sözlerine itibar etmemeli. İki hadis-i şerif meali:


(Meddahların [herkesi övenlerin, yağcıların] yüzüne toprak saçın!)[Müslim, Tirmizi]
(Toprak saçmak, onu aşağı bilmek, sözlerine değer vermemektir.)

İyileri övmek uygun olmayınca, fâsıkları, yani açıktan günah işleyenleri övmek hiç uygun olmaz. Bir hadis-i şerif meali:

(Fâsık övüldüğü zaman Allahü teâlâ gazaplanır.) [İbni Ebiddünya, Beyheki]

Bizi övenlerin tesiri altında kalmak da uygun değildir. İnsanların övmesiyle, yermesini bir kabul edenler makbul insanlardır. Birisini tenkit ettiğiniz zaman üzülmüyor, haktan ayrılmıyorsa, övünce de sevinmiyorsa, o kimse salih biridir. Hazret-i Ömer, kendisini öven birine, (Beni de, kendini de helak mı edeceksin) buyurdu. Bir âlim de, kendini yüzüne karşı övene buyurdu ki: (Beni niçin övüyorsun? Öfkeli iken tecrübe ettin de beni halim selim mi buldun? Benimle yolculuk ettin de iyi biri olarak mı gördün? Bana bir emanet verdin de buna riayet mi ettim ? Bilmediğin kimseyi nasıl översin?)

Övülmeyi sevmek felakettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Övülmeyi sevmek, insanı kör ve sağır eder. Kusurlarını görmez olur. Doğru sözleri, verilen nasihati işitmez olur.) [Deylemi]

(Din işlerine, insanların sizi övmeleri arzusunu karıştırmaktan sakının. Sonra amelleriniz boşa gider.) [Deylemi]

(Cennetin ebedi nimetlerini isteyen, övülmekten hoşlanmasın.)[Deylemi]

Bir insan için ölüm anı mühimdir. Yani imanla gitmek mühimdir. Ölürken imanla gitmeyen kimseyi hayatında övmek neye yarar? Kendimizi övmek, övenlere ses çıkarmamak, bilmediğimiz insanları övmek uygun olmaz. Allahü teâlâ, bize iman gibi büyük bir nimet ihsan etmiştir. Bununla övünebiliriz. Ancak son nefese kadar bu imanı muhafaza edip etmeyeceğimiz belli değildir. Bunun için daima korku içinde yaşamak, haramlardan kaçmak, dinimizin bütün emirlerini yapmak ve Allah’ın rahmetinden ümit kesmemek gerekir. 


Dinimiz İslam

"Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"   

EN DOĞRUSUNU ALLAH cc BİLİR

Hiç yorum yok: