16 Mayıs 2015 Cumartesi

*** SEYYİDUL İSTİĞFAR DUASI

“Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"
Bismillahirrahmanirrahim


Seyyidul istiğfar duası, bir müslümanın Allah-ü Teala'dan günahlarının affını dilemek için yapabileceği en büyük duadır. Peygamber Efendimizden (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)gelmiş olduğunu kesin olarak bildiğimiz bu istiğfarı hissederek okumamız gerekir.

Bu istiğfarı büyük yapan içindeki cümlelerin kafiyesi veya büyüklüğü değil kul ile Allah (Celle celaluhu) arasındaki kulluk ve ilahlık bağının kuruluşudur. Kul, "Senden başka İlahım olamaz benim;kırdım, döktüm ama kapına geldim" şuurunu yakaladığı anda iletişim kuruldu demektir. Ondan sonra kul, "beni mağfiret buyur" dedi mi; kapılar açılır.

"Allahım, Sen benim sahibimsin. Ne günah işlersem işleyeyim, döneceğim kapı Senin kapındır." 

Büyük olan bu itiraftır. Eğer bu istiğfar bir cümlede özetlenirse o da "Ente Rabbi" (Sen benim Rabbimsin)dir.

"Rabbi!" (Ey Rabbim!) dedin mi şifre açılıyor zaten.

"Suçumu itiraf ediyorum,gücümün yetmediği noktalarda ayağım kaydı,Senden başka sığınacak kimsem de yok.Geldim Ya Rabbi!Senden başkası mağfiret edemez beni; ancak Sen edersin."

Bu mübarek istiğfar bu duygu ve hassasiyetle söylenirse kalbimizi etkileyecektir.Akşam ve sabah ve bir günah işlediğimizde  bu istiğfarı okuduğumuz zaman  onun bereketini mutlaka en kısa zamanda göreceğiz inşallah.Peygamberime (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)bu konuda itimat ediyorum çünkü     
 "kul bir günah işler sonra melekler istiğfar etti diye o günahını siler.

Şeddâd İbni Evs (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.s.), Seyyidu’l-istiğfarın; “duaların efendisi, istiğfârın en üstünü” olduğunu; bu itibarla, her kim bu duayı, sevabına ve faziletine bütün kalbiyle inanarak gündüz okur da o gün akşam olmadan ölürse cennetlik olacağını, yine her kim, sevabına ve faziletine gönülden inanarak gece okur da sabah olmadan ölürse yine cennetlik olacağını ifade buyurmuşlardır.
Seyyidul istiğfar duası
Seyyidul istiğfar duası

“Allâhümme ente Rabbî, lâ ilâhe illâ ente halaktenî ve ene ‘abdüke ve ene alâ ahdike ve va‘dike m’esteta’tü.Eûzü bike min şerri mâ sana‘tü, ebûü leke bi-ni‘metike ‘aleyye ve ebûü leke bi-zenbî, fağfir lî fe-innehû lâ yağfirüzzünûbe illâ ente.”

“Allah’ım! Sen benim Rabbimsin! Beni sen yarattın. Ben senin kulunum; gücüm yettiğince ezelde sana verdiğim sözümde ve vaadimde durmaktayım.Yaptığım kötülüklerin ve işlediğim kusurların şerrinden sana sığınırım. Bana lütfettiğin, üzerimdeki nimetlerini yüce huzurunda minnetle anıp, itiraf ederim. Aynı şekilde günahımı da itiraf ederim. Beni bağışla; çünkü senden başka hiçbir kimse günahları affedip bağışlayamaz.”

(Buhârî, De’avât, 2, 15; Ebû Davud, Edep, 101; Tirmizî, De’avât, 15; Nesâî, İstiâze, 57; İbn Mâce, Dua,14 )

Nurettin Yıldız'ın bir videosundan alıntıdır.


"Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim"

Tüm hata ettiklerim nefsimden, isabet ettiklerim Allah(cc)’dandır.

EN DOĞRUSUNU ALLAH cc BİLİR      

Hiç yorum yok: